reklam
reklam
DOLAR 32,3317 % 0.24
EURO 35,0963 % -0.12
STERLIN 40,9637 % -0.14
FRANG 35,7126 % 0
ALTIN 2.297,14 % 0,86
BITCOIN 2.299.479 1.346

Mert Hakan Yandaş: “Sivasspor serüvenimin bittiğini sanmıştım!”

Yayınlanma Tarihi :
Mert Hakan Yandaş: “Sivasspor serüvenimin bittiğini sanmıştım!”

Demir Grup Sivasspor’un başarılı oyuncusu Mert Hakan Yandaş TFF Tam Saha’ya konuştu.

Sivasspor’un bu sezonki çıkışında golleri ve asistleriyle önemli rol oynayıp bütün dikkatleri üzerinde toplayan 26 yaşındaki oyuncu, “geç keşif”lerden biri. Yıllarını alt liglerde geçirdikten sonra bu sezon patlama yapan orta saha virtüözü, rahmetli babasına verdiği sözü tutarak futbolcu olduğunu, sezon başında Sivasspor serüveninin sona erdiğini sanırken Rıza Çalımbay’la hayata döndüğünü söylüyor ve hikâyesinin tüm detaylarını çarpıcı cümlelerle TamSaha’ya anlatıyor.

Sivasspor’a transferin nasıl gerçekleşti?

O dönemde Samet Aybaba Hocamızın yardımcısı Yılmaz Bal, Etimesgut Belediyespor’un da sportif direktörüydü. Etimesgut Belediyespor o dönem bizim rakibimizdi. Benim birçok maçımı izlemiş zaten. Onlarla oynadığımız iki maçta beni çok beğenmiş ve Samet Hocaya transferim için ısrar edip bana kefil olmuş. Transferim bu şekilde gerçekleşti. Yılmaz Bal şu an Çaykur Rizespor’da sportif direktör ve çok güzel işler yapıyor. Sizlerin aracılığıyla kendisine buradan tekrar teşekkürlerimi iletmiş olayım.

Düştüğümde beni aşağı itenleri unutmayacağım

Geçen sezon 9 maçta forma giydin. Oysa takım arkadaşlarınla yaptığımız röportajlarda herkes, “Bizde bir Mert Hakan var” diyerek senden söz ediyordu. Geçen sezondaki o arka planda kalışı nasıl yorumluyorsun?

Geçen sezon talihsiz bir sakatlık yaşamıştım yine menüsküsten. Ameliyat olmam gerekiyordu. Üç haftalık bir süreçti. Ben de hemen ameliyat olmak istedim. Üç hafta sonra Erzurum BB maçında da oynadım ama dizim yine şişti. Bir gariplik olduğunu hissediyordum. Çünkü aynı ameliyatı daha önce de geçirdiğim için tecrübeliyim. Doktoru arıyordum ama problem olmadığını söylüyordu. Sonra yanına gittik. Menüsküsümün yüzde 70’ini aldığını söyledi. İyileşme sürecinin de sekiz hafta olması gerekiyormuş, ben erken dönmüşüm. Bunun sıkıntılarını yaşadım. Beş ay boyunca çekmediğim sıkıntı, gitmediğim doktor kalmadı.

Gerçekten benim için çok zor ve acı günlerdi. Almanya’ya gittim, çare aradım. Herkese inanmak istiyordum. Gittiğim her doktor üç haftadan başlattı. Üç hafta dinleniyor sonra çalışıyordum ama hemen dizim şişiyordu ve o doktoru eliyordum. Yaklaşık beş ay böyle sürdü. Kayseri’deki Sinan Hocaya gittim. O bana iyi geldi. Geçen sezonun ilk devresi benim için çok kötü geçti. İkinci yarıda iyileştim ve biraz form tutmaya başladık. Takım da kötü gidiyordu. Geçen sene hak etmediğimiz şeyler yaşadık takım olarak. İlk devreyi 25 puanla bitirmiştik, ikinci devrede istediğimizi bir türlü gerçekleştirememiştik. Geçen sene benim için çok iyi geçmedi. Çok hatırlamak istemediğim bir sezon. Konuşulacak çok şey var ama bunları anlatmak istemiyorum. Benim için de zaten niye böyle olduğunu insanların araştırıp öğrenmesi çok kolay. Ama ben anlatmak istemiyorum. Çünkü zor ve yıkıcı bir dönemdi benim için. Düştüğümde yanımda olanları asla unutmayacağım. Ama düştüğümde beni aşağı itenleri de unutmayacağım. Unutmadığım için de zaten davranışlarımla herkes neyin ne olduğunu anlıyor.

Her şey bitti zannetmiştim!

Bu sezonla birlikte yeniden yükselişe geçtin ve liglere ara verilene kadar 25 Süper Lig, 5 Türkiye Kupası maçında forma giydin. Ligde altı, kupada dört golün var. 49 puanla dördüncü sıradasınız. Ligin bitimine sekiz hafta var. Bu sezonu, lige ara verilen kısma kadar bize anlatır mısın?

Ben sezon başını anlatmak istiyorum. Çünkü benim için Sivasspor serüveninin bittiğine inanıyordum. Ta ki Rıza Hoca gelene kadar. Geçmişte Rıza Hoca geldiğinde Erman Kılıç ağabey de kendisiyle çıkış yakalamıştı. Rıza Hoca çok otoriter ve dediği dedik birisidir. Erman ağabey asla kendi kararlarının dışında ona kimsenin karışamayacağını bana anlatmıştı. Ama ben yine de ayrılmak istiyordum. Çünkü Rıza Hocayı fazla tanımıyordum ve kulüpte bana olan inancın bittiğini düşünüyordum. Ayrılmak istedim ama süreç farklı gelişti ve kampa katıldım. Kamp çok iyi başladı. Her şey çok iyi gelişti. Hocamız yurt dışı kampının ilk gününde, “Ben bazı arkadaşların geçen sezon neden oynatılmadığını anlamış değilim” dedi. Benim için orada her şey yeniden başladı diyebilirim. Bana ve Erdoğan’a söylüyordu bunları. Çünkü ikimiz de çok iyi bir kamp süreci geçirmiştik. Geçen sezon oynamayan sadece ikimiz vardık. Hoca bize inandı, güvendi. İnanılmaz özgüven verdi. Hep arkamızda durdu ve destek oldu. İlerleyen süreçte de bize inandığını ve bu takımı sahiplenmemiz gerektiğini anlatarak bizi işin içine soktu. Zaten müthiş çalıştırmıştı bizi.

Sezona çok iyi başladık ve ilk devreyi lider bitirdik. Gerçekten herkesin kabul edebileceği gibi ligin en iyi futbol oynayan ekibiydik. Hâlâ da iyi oynadığımızı düşünüyorum ama ikinci devre çok şanssızlıklar yaşadık. Emre Kılınç kardeşim sürekli sakatlıklarla uğraştı. Fernando altı hafta sakattı. Bir türlü ilk devredeki kadromuzla oynayamadık. Ama yine de iyi işler yaptık. İlk devrenin şu an sadece iki puan gerisindeyiz. Tabiî ki diğer takımlar çıkış yakaladı. Bunlar ligimizin önde gelen ekipleri ve yıllardır ikinci yarılara hep bu şekilde başlamışlardır. Ama biz hiçbir şekilde kötü düşünmüyoruz. Sekiz haftalık süreçte inanılmaz bir fikstür avantajımız var. Rakiplerimiz birbirleriyle oynayacak. Kendi ipimizi kendimiz keseceğiz. O yüzden inanırsak bu aranın bize yarayacağını düşünüyorum. Çok yük binmişti üzerimize. Dinlenebileceğimizi düşünüyorum. Bu süreci iyi geçirirsek Sivasspor’u ligin zirvesinde bırakabiliriz.

Samimi ve severek oynuyoruz

Dediğin gibi Sivasspor sezonun ilk yarısını lider tamamlarken herkesin gönlünü de kazanan bir takım oldu. Sence Sivasspor’un sırrı nedir?

Çok güzel bir aile ortamı oluştu burada. Herkesin de sempatisini kazandık. Gerçekten saha içinde coşkusuyla, duygusuyla oynayan bir ekibiz. Kalitemiz belki diğer takımlar kadar fazla olmayabilir. Bunun da farkında olduğumuz için açıklarımızı çok koşarak kapatmaya çalışan bir takımdık. Ne kadar samimi ve severek oynadığımızı gördü bence insanlar. O yüzden dışarıya çok sempatik gelmiş olabiliriz.

Özeleştiri yaptığında kendinde eksik bulduğun yönler neler ve bu yönleri düzeltebilmek için çalışmalar yapıyor musun?

Çok duygusalım ve bazen duygularıma yenik düşebiliyorum. Aslında bu bana bazen artı, bazen eksi olarak gelebiliyor. Özeleştiri yapacak olursam duygusal anlamda kendimi geliştirmem gerekiyor. Anlık patlamalar ve anlık kararlar verebiliyorum ve bu bana zarar verebiliyor. Bu konuyla ilgili destek alacağım.

Sakatlık sayesinde solum da iyi oldu

Dikkat çekici bir şekilde ceza sahasının dışından her iki ayağınla da çaprazdan uzak köşeye goller atabiliyorsun. Bu özelliğini neye borçlusun? Her iki ayağını da böyle kullanabilmek için neler yaptın?

Küçüklüğümden beri futbolu sevdiğim, sürekli topla yatıp kalktığım için iki ayağımı da kullanabilmeyi buna bağlayabilirim. Çocukluk yıllarımda sürekli kullandığım ayağımla değil de ters ayağımla duvara şut atardım. Kaleci bulduğumda kaleciye şut atardım kendimi geliştirmek adına. Tabiî sağ ayağımda yaşadığım sakatlıktan sonra sürekli sol ayağımı kullanmam da neredeyse iki ayağımı eşit kullanmama sebep oldu. İki ayağımı da kullanabilmek için çok çalıştım. Tabiî ki fark var ama hücum oyuncularının özellikle iki ayağını da kullanmaları çok avantaj sağlıyor. Bu yönde çok çalıştım diyebilirim.

Ligimizde ve dünyada hangi oyuncuları beğeniyorsun? Özellikle izlediğin oyuncular ve takımlar var mı?

Ligimizde Feghouli ve Emre Belözoğlu’nu söyleyebilirim. Yurt dışında Ronaldo hayranıyım. Ama orta sahada da Modric çok büyük oyuncu… İki yönlü oynayabiliyor. Ronaldo’dan dolayı Juventus’un maçlarını çok izliyorum.

Hayatımızın değerini anladık

Şu an dünya Covid-19 hastalığı ile savaşıyor ve hepimiz çok zorlu günlerden geçiyoruz. Liglere ara verildi. Sence dönüşte nasıl bir ortam olur?

Bir an önce inşallah bu süreci atlatırız. Dünya ve Türkiye olarak sıkıntılı günler geçiriyoruz. İnşallah atlatırız ve dönüp işimizi yapmaya başlarız. Ondan sonra oluşacak sürecin çok önemli olduğunu düşünmüyorum. Çünkü gerçekten çok büyük bir olay atlatmış olacağız. Ben her şeyin daha güzel olacağına inanıyorum. Eski hayata çok büyük bir özlem var. Hayatımızın ne kadar değerli olduğunu bu süreçte anladık. Ondan sonraki süreçte de zamanın kıymetini bileceğimizi düşünüyorum. İnşallah döndüğümüzde seyircili bir ortamla başlarız ama çok mümkün gözükmüyor. Temennim bu yönde. Sekiz haftayı sanki çok mutlu olmayarak oynamak zorunda kalacağız gibime geliyor. İnşallah her şey güzel olur ve o keyifte futbol oynarız ve sonunda şampiyonluğa biz ulaşırız.

Covid-19 günlerinde evde neler yapıyorsun? Nasıl geçiyor? Kendini zinde tutabilmek için nasıl bir çalışma uyguluyorsun?

Ailemle birlikteyim. Bir gün tesise gidip koşu yapıyorum. Hocayla ayak tenisi oynuyoruz temassız şekilde. Bir gün de evimde denge, kuvvet çalışmaları yapıyorum. Zor bir süreç psikolojik olarak. Ama buna mecburuz biliyorsunuz. Ligler büyük ihtimalle Haziran’da başlayacak. Tabiî o da belli değil ama o güne kadar kendimizi hazır tutmak zorundayız. Sezon başı kampı gibi 2-3 haftalık süreç bizlere verilecek. Biz de bir şekilde sezona hazır tutacağız kendimizi.

Bu boş günlerde vakit geçirmek için neler yaptın? Hobiler edindin mi? İzlediğin filmlerden hangilerini beğendin? Hangi kitapları okudun?

Evimizde kalmaya, oturmaya özen gösteriyoruz. Doğrusu bu çünkü. Yeğenlerimle vakit geçiriyorum. Play-Station oynuyorum. Formula 1 ve FIFA oynuyorum. Netflix’te zaman geçiriyorum. Pirlo ve Iniesta’nın kitaplarını aldım; onları okuyorum. Mesut Özil’in kitabını okuyorum. Zaten bol bol vaktimiz var. Böyle değerlendirmeye çalışıyorum.

Tek hayalim A Millî Takım

Herhangi bir kategoride henüz giymediğin millî formayla ilgili nasıl hayallerin var?

Evet, bugüne kadar hiçbir kategoride Millî Takım forması giymedim. Bunun sebebini bilemem tabiî ki. Benim eksikliğim olabilir. Bunu böyle yorumlamak istiyorum. Bundan sonraki tek hayalim A Millî formaya ulaşabilmek. Aday gösteriliyordum ama böyle bir süreç ortaya çıktı. Vardır her şeyde bir hayır. İnşallah istediğim ve hayal ettiğim A Millî Takım formasına kavuşurum ve ülkem için hizmet ederim.

31 Mayıs 2020 tarihinde Sivasspor ile sözleşmen sona eriyor. Nasıl bir kariyer hedefin var? Futboldaki hayallerin neler?

Bu sezon sözleşmem bitiyor ve kritik bir karar vermek zorundayım. Ama dünya bu haldeyken kararımı ona göre vermek zorundayım. Çünkü futbol ekonomisi değişecek. Futbola döndüğümüzde ortamın nasıl olacağını bilmiyoruz. Hangi ülkenin ne halde olacağını bilmiyoruz. Bu süreçte Türkiye olarak iyi durumdayız. Türkiye’de kalmak daha mantıklı geliyor bana. Ama sürecin neyi getirip, neyi getirmeyeceğini bilmiyoruz. Her şey günlük güneşlikken hayatımız bir anda ne hale geldi. Bundan sonrasını kestiremeyiz. Ama tabiî ki benim planlarım var. Planlarım içerisinde Avrupa’da oynamak da var. Türkiye’de oynadıktan sonra da bu olabilir, direkt de olabilir. Bu süreç geçtikten sonra bunu oturup konuşacağız. Bu konuda ülkemiz çok sağlıklı durumda. O yüzden Türkiye’de kalmayı düşünebilirim. Türkiye’de oynadıktan sonra Avrupa’ya gitmeyi düşünebilirim. Şu anda kafa yapım bu şekilde ama tabiî ki neyin ne olacağı belli olmaz.

YORUM YAP

reklam

HAFTANIN MAÇLARI

İstanbulspor İstanbulspor
02 Mayıs 2024

14:00
- - -

Çaykur Rizespor Çaykur Rizespor
Galatasaray Galatasaray
02 Mayıs 2024

14:00
- - -

Hatayspor Hatayspor
Gaziantep FK Gaziantep FK
02 Mayıs 2024

14:00
- - -

Alanyaspor Alanyaspor
Antalyaspor Antalyaspor
02 Mayıs 2024

14:00
- - -

MKE Ankaragücü MKE Ankaragücü
Sivasspor Sivasspor
03 Mayıs 2024

14:00
- - -

Karagümrük Karagümrük
Kayserispor Kayserispor
03 Mayıs 2024

14:00
- - -

Kasımpaşa Kasımpaşa
Fenerbahçe Fenerbahçe
03 Mayıs 2024

14:00
- - -

Adana Demirspor Adana Demirspor
Konyaspor Konyaspor
03 Mayıs 2024

14:00
- - -

Trabzonspor Trabzonspor
Samsunspor Samsunspor
04 Mayıs 2024

17:30
- - -

Pendikspor Pendikspor
İstanbul Başakşehir İstanbul Başakşehir
04 Mayıs 2024

17:30
- - -

Beşiktaş Beşiktaş
DETAYLI FİKSTÜR
reklam