Karşılaşma öncesinde Konyaspor’a her ne zaman rakip olsa kaybetmeyen hatta kazanan bir teknikdirektör Rıza Çalımbay, Son 10 maçta yenilmeyen bir Sivasspor vardı. Karşı tarafta ise Son yılların en sıkıcı futbolunu oynayan Konyaspor’a kendi oyun felsefesini yerleştirmiş İlhan Palut. Birbirine kadro kalitesi olarak denk iki takımın mücadelesinin heyacan verceğine kuşku yoktu. Mücadeleye iki takımda arzulu ve istekli başladı, ancak ikiside önce tartmak istiyordu, sonra hamle. İlk 20 dakikada her iki takımda, yakın temaslı oyunu tercih ettiği için kaleler bulunamadı. Kaleye ilk isabetli şutunu Sivasspor 22. dadikada Gradelle uzaktan çekerken, isabetli şut için Konyaspor 40 dakika beklemek zorunda kaldı.
İlk şuttan sonra Konyaspor kalesini yoklamaya başlayan kırmızı beyazlı ekibin golüde gecikmedi. Geriden hızlı bir çıkış yaparak geçiş oyunun gereklliklerini kusursuz yapan Sivasspor sol taraftan Gradelle ceza sahasına girdi, Şutu atan Granealin topu kaleci Sehic’ten döndü ama orada her zaman olduğu gibi Yatabare vardı skor bir sıfıra geldi. Golden sonra üst üste iki pozisyon daha bulan Sivasspor Boyd ve Faysalla değerlendiremedi.
Geçtiğimiz hafta Antalya karşısında Ahmet Oğuz’un taç atışı sonrasında golü bulan Sivasspor ilk yarının son dakikasında bu defa Uğur’un taç atışı sonrasında penaltı kazandı. Kazanılan Penaltı atışının başına geçen Max Gradel kötü bir vuruşla topu dışarı attı. Gradel Sivasspor için önemli bir oyuncu evet asit yapıyor, gol atıyor, top taşıyor, faydalı oynuyor ama bazende takımı bırakıp kendisine oynamaya başladı. Aşırı özgüven ve aşırı özgürlük sonucu Gradel son zamanlarda elverişli pozisyonlarda pas opsiyonunu kulanmak yerine kendisi kaleyi deniyor. Takımı 80 metre geri koşturuyor. Bu penaltıyı da yine o özgüvenin verdiği lavaballik yüzünden kaçardı. Bence küçük bir uyarıyı hak etti.
İkinci yarıya İlhan Palut üç hamle birden yaparak başladı. Oyuna Milosevic, Kravets, ve Skidika’yı aldı. Palut’un bu hamlesi oyun üstünlüğünü Konyaya getirdi. Bu üçlünün organizasyonu ile 55 de Konyaspor Beraberlik golünüde buldu. 66. dakida hamle sırası Rıza Çalımbaydaydı. Çalımbay Yatabare, Cofi ve Boyd’u oyundan alarak Claudemir, Erdoğan ve Kayodeyi oyuna sürdü. Tıpkı Palut’un hamlesi gibi Çalımbay’ın hamleside sonuç verdi. Birazda şansının yardımı ile Kayode durumu ( 2 – 1 )’e getiren golü kaydetti.
- dakikada kayarak rakibe müdahale etmek isteyen kaptan Hakan Aslan şansızlığının kurbanı oldu ve kırmızı kartla cezalandırıldı. Kalan on dakikanın nasıl geçeceğini merak etmeye başlamıştık ki o dakika itibari ile oyun Futbol olmaktan çıkıp santranca döndü. İlk Hamleyi çok doğru bir şekilde Rıza hoca yaptı. Oyundan Gradel’i çıkararak Caner Osmanpaşayı oyuna aldı ve stoper mevkiinde devşirme oynayan Robin’i asıl mevkii olan ortasahaya Hakan’ın yerine çekti. Aynı anda İlhan Palut bir Stoper olan Adil’i oyundan alarak ikinci santraforu Dacı’yi oyuna sürdü. Biri kazanmak diğeri önce baraberliği sağlamak peşindeydi. Konyaspor’un bu yüklenmesini kontra şansına döndüren Sivasspor Kayode ile cezasahasına hızlı girdi ve hakem Zorbay küçük Sivasspor lehine ikinci kez penaltı noktasını gösterdi. Topun başına geçen Robin Yalçın skoru belirledi. Sivasspor üç puanı üç golle aldı.
Bu galibiyetle Rıza hoca yine kazanırken, Sivasspor yenilmemezlik serisini 11 maça çıkardı. Son onbir maçta 6 galibiyet 5 beraberlik alan Sivasspor 23 puan toplamış oldu. Bu puan ortalaması Şampiyonluk ortalamısdır bizim ligimiz için. Yani Sivasspor ilk devre aynı performansı göstermiş olsa idi şuanda tıpkı geçtiğimiz yıl olduğu gibi yine Şampiyonluğun en güçlü adaylarından birisi olurdu… Ne diyelim darısı sonraki maçlara. Tebrikler Rıza hoca, tebrikler Sivasspor…