Geçtiğimiz hafta içi Sivasspor’un Türkiye kupası maçı vardı. Kupanın üçüncü turunda oynanan Sivasspor Artvin Hopaspor maçını izlerken eskileri düşündüm. Eskiden üçüncü turdan Belediyespor başlardı. Belediyespor önce Hopa gibi takımları pataklar daha sonra beşinci turda Muhsin Yazıcıoğlu stadyumuna Beşiktaş, Galatasaray, Trabzonspor gibi büyütülmüşleri getirir sahayı onlara dar ederdi. Hatta bazen onlar mızıkçılık eder Muhsin Yazıcıoğlu stadyumunda oynamak istemez, Federasyondan, yayıncı kuruluştan baskı yaparak maçları 4 Eylül stadyumuna aldırır Belediyespor onları orada da mağlup etmeyi başarırdı. Sivasspor ise en erken beşinci turdan başlar yarı finali, finali görürdü.
Eskiden diye yazdığıma bakmayın bunların olduğu tarihler şunun şurasında beş altı yıl öncesiydi. Şimdilerde Belediyespor’un yerinde yeller esiyor, Türkiye kupasında ülke çapında nam salan 30 yıllık kulübü tarihin tozlu raflarına kaldırdılar. Sivasspor geçtiğimiz sezon kıl payı süper ligde kalmayı başardığı için bu sezon kupada üçüncü turdan üçüncü lig takımı ile başladı. Olsun iyi ki Sivasspor var. Beşinci turdan başlar bakmışsınız Finale kadar gelmiş. Önemli olan kırmızı beyaz formanın bu platformlarda temsil edilmesi. Sivas’ı Süper ligde var olan 11 şehirden biri yapması.
Kupa maçına gelince zorlu Adanademirspor maçı öncesi Sivasspor beklendiği üzere maça ful rotasyonlu kadro ile çıktı. Kendisini fazla yormadı da öyle ki bazı oyuncuların nabzının yükseldiğini, formasının terlediğini de sanmıyorum. Bazıları ise artık iyice emekli moduna geçmiş, neden oynayamadıklarını maçı izleyenler bir kez daha görmüş oldu. Ahmet Musa gibi bazıları var ki onların da devre arasında acilen gönderilmesi şart. Maçın kazanımı ise Abdulkadir Parmak, Roman Kıvet ve Manaj gibi maç eksiği olan futbolcular için iyi bir idman oldu. Yunan stoper Paungouras’ı taraftarlar ilk kez doksan dakika izleme şansı buldu. Teknik direktör Servet Çetin alt yapıdan yetişen genç oyuncular Mehmet Albayrak, Eren Kaya ve Muhammet Sinan Kaya’yı skoru garantiledikten sonra oyuna aldı.
İşin doğrusu ben maça başlarken çok daha fazla genç futbolcunun kadroda yer almasını ve forma şansı bulmasını isterdim. Zira Hopa gibi üçüncü lig takımı karşısında test etmeyeceksek bu çocukları nerede göreceğiz. Ancak Servet hocayı da anlıyorum. Zira futbol enteresan bir oyun, Bayern Münüh’in Almanya kupasında üçüncü lig takımı Saarbrücken’e elenmesi gibi bir kaza yaşasa işinden olur. Servet hoca böyle bir kazaya şans tanımamak için gençlere kısıtlı şans tanıdı. İkinci neden ise takım içi dengeleri gözetti. Hopa maçında sahaya sürdüğü ancak lig maçlarında şans vermediği oyuncuları yine kulübede tutsa onların kaprisini çekmek hatta tepkisini göğüslemek zorunda kalacaktı. Üçüncü sebep ise takıma geç katılan sakatlık yaşayan ve halen maç eksiği olan futbolcuların eksiklerini tamamlamak için alt lig takımı bulunmaz bir fırsattı. Sınırlı da olsa şans bulan gençlerden Sinan Kaya’nın gol atması güzel oldu, aynı başarıyı Erenden de çok bekledim ancak Eren nedense çok özgüvensiz ve tutuktu. Sonuç itibari ile güzel bir idman maçı izledik.
Tüm bunlar bir tarafa halen Sivasspor süper ligde iken, halen Sivas 81 il içerisinde ilk on birdeyken, halen bir çok şehrin rüyasını süsleyen konumdayken, bize Avrupadan üçüncü lige kadar bir çok takımı izleme şansı tanıyor iken sahip çıkmak lazım… Eskiden diye başlık atıp kupa tarihimizin eskisine bakarak başladık ya Sivasspor’un eskisini hatırlatarak bitirelim. Ben bu Hopa’ya üçüncü lig de Sivasspor’u izlemek için çok gittim. Tekrar buralara bizim çocuklarımızın torunlarımızın gitmemesi için amasız fakatsız destek olmak olmazsa olmaz bir gereklilik. Benden söylemesi. İş işten geçerse pişman olmak, dövünmek bir anlam ifade etmez..