Sivasspor bir haftadır göçebe hayatı yaşıyor.
Lig için önce Hatay’a gidildi.
Kupa maçı için revizyonlu bir kadro yapıldı.
İyi oyun ve mücadele 1 puan getirdi.
Sonra Antalya’ya uçuldu.
Üç günlük kamp yapıldı.
İklim ve havaya uyum sağlandı.
Hatay’da dinlendirilen futbolcular Alanya’da sahne aldı.
Alanya golü erken buldu.
Buldu mu desek biz mi zemin hazırladık.
Daha doğrusu nasıl anlatılır bilemedim.
Alanya’da hava güzel ama zemin kaygandı.
Diyelim konuyu bağlayalım.
Baraj arkasına tedbir alınabilirdi.
Yere bir futbolcumuz uzanabilirdi.
Yerden atılan şuta engel olunabilirdi.
Alanya’nın golünden sonra kontrolü elimize aldık.
Ev sahibi ekibi sahasına hapsettik.
Yarı sahamıza adeta giriş yasağı koyduk.
Caner’le bulduğumuz gol verilmedi.
Yatabere topa hamle yapınca kalecinin görüş mesafesi kapanmış.
İyide Mustafa’da kafa vurmak için hamle yapıyor.
İptal edilen gol futbolcuların moralini bozmadı.
Arayışlar sonuç verdi. Yatabare beraberliği sağladı.
Golde profesyonel olan Yatabare ikinci sarı kartta çok amatördü.
Haklı haksız birinci sarı kartı görmüşsün.
Topa vurmak nedir arkadaş.
Olmaz Yatabare olmaz bunu yapamazsın.
Yenilgiyi kabul etmeyebilirsin. Hırslı olabilirsin.
Savaşan arkadaşlarını sahada yalnız bırakamazsın.
Böyle bir lüksün olamaz.
Haftalardır Kerem’i oynat hocam… Israrla Kerem, Özkan diyoruz.
Hatta U19’daki gençlerden bahsediyoruz.
Arda, Emirhan, Mert, Halit diyoruz.
Kerem girdi. Attığı golle faturayı Alanya’ya kesti.
Golden sonra sadece ben mi gördüm dedim.
Kerem uzatmada galibiyet golünü atıyor.
Yedek kulübesine koşuyor. Arkadaşlarına sarılıyor.
Rıza hoca elleri belinde tepkisiz izliyor.
Ekrana sanki Sivasspor gol yemiş gibi görüntü veriliyor.
Her şeye rağmen kupada galibiyet güzeldi.
Bunun sevincini yaşayalım diyorum.
75 bin kişilik Olimpiyat stadyumunda Tribününlerin yarısı Sivas’a ayrılacak.
Final milyonlarca Sivas’lının Yiğidonun olduğu SivasBUL’da oynanacak.
Lütfen gelin, ne olur gelin Kupayı birlikte kaldıralım demeye gerek var mı?