Biz alışkın değiliz böyle haftalarca üç puan hasreti çekmeye, son dakikalarda yıkılmaya. Sivasspor’un yazılımında yok böyle bir lig başlangıcı. Biz üçüncü ligin çamurlu toprak sahalarında debelenirken dahi her sezona Şampiyonluk parolası ile başlardık. Sonra sonrası mağlum, şampiyonluklar, finaller, zirveler zirveler… Bizi böyle alıştırdığnız için ilk beş hafta bize kabus oldu. Ama şükür sonunda istediğimiz üç puanı Malatya deplasmanından çıkarmayı başardık.
Avrupa müsabakalarının arasına sıkışmış bir şekilde başladık lige. Konya maçı öyleydi ve ne yazık ki en azından bir puan 89. dadikada elimizden uçup gitti hemde kendi hatamızla. Sonra Trabzon gibi zor bir deplasmana eksik üstüne eksikle çıktık, üstelik üç gün sonra zorlu Kopenhag maçı vardı. Sonra tamam artık buraya kadar, Avrupa maçları bitti lige döndük, kazanma zamanı diye çıktık kendi sahamızda Göztepe karşısına. O maçta iyide oynadık, Gollerde bulduk lakin son bölüm bizim için yine sürpz oldu, gitti iki puan. Mili maç arası ilaç olacak diye bekledik, aslında olduda ara dönüşü Fenerbahçeden deplasmanda puan aldık. Antep maçında galip gelmeliydik, maçın normal süresi olan 90 dadikada üç puan elimizdeydi 90 artıda ikisini kaybettik.
Malatya deplesmanına işte böylekötü bir tablo sonucu demoralize bir şekilde gitti yiğidolar. Komşu Malatyaspor ise son iki maçını kaybetmiş oda çıkış arıyordu. İlk düdükten itibaren her iki takımda üç puanı düşünerek, düşleyerek, hayal ederek oynadı. Rıza hoca Antep maçından farklı olarak Cofi’nin yerine Yorge Felix, Yatabare’nin yerinede kart cezasını tamamlayan Kayodeye şans verdi. Sezonun başından itibaren istenileni veremeyen Gradel sahadaydı ama bizim Henrıqeu’nin kanadı kullanacağımız aşikardı. Öylede oldu 10. dakikada Herıqeu ile ektili geldik ilk tehlikeyi biz yarattık. 28 de birkez daha aynı kanattan zorladık rakip kaleyi. 30 dan sonra maç yakan topa döndü, orta sahalar çabuk geçildi top bir o kale önüne bir bu kale önüne taşındı. Bu hızlı oyunda 38. dakikada bu defa Kayode ile hızlı çıktık ama top direkte patladı. İlk yarı pozisyon üstünlüğümüz vardı ama gol gelmedi.
Karşılaşmanın ikinci yarısı yine iki takımında golü düşünen oyunu ile başladı. Bu defa Malatya atağında Adem’in şutu bizim drirekte patladı. Bu tehlikeyi atlatan Rıza hoca ilk defe 60. dakikayı beklemeden oyuna müdahale etti. Ne olursa olsun üç puanı hedeflediği için Savunmadan Ahmet Oğuz’u çıkardı ve yerine daha ofansif bir isim olan Erdoğan’ı hücumcu bek olarak sahaya sürdü. 55 dakika etkisiz kalan Felix’in yerine son dakika transferi Ulvestad’ı oyuna aldı. Bu hamlelerden sonra oyun biraz daha ortasaha mücadelesine döndü.
Erdoğan’ın geriden çıkışları ile etkili olan Sivasspor o çıkışlardan birinde kazandığı köşe vuruşu sonrası Faysal’ın ortasına tam zamanla ile kafa vuran Gutas Malatya filelerini havalandırarak Sivasspor’u öne geçirdi.. Gutas’ın golünden sonra Sivasspor ilk beş haftanın verdiği baskı ile bir ara yine panikledi, saçmaladı, dağıldı, üst üste pozisyonlar verdi ama bu defa golü yemeden toparlanmasını bildi.
Karşılaşmanın 80. dakikasından sonra Rıza hoca oyuna aldığı Yatabare ve Gradel ile topu rakip sahada tutmayı denedi. İkinci golü atmakzan ziyade skoru korumayı hedefleyen kırmızı beyazlı ekip son düdüğe kadar bunu başrıdı ve ilk kez üç puanla tanıştı. Üç gün önce olması gereken galibiyet geçikmelide olsa sonunda geldi. Bitiş düdüğü ile oyuncular ve teknik heyet ne hisseti tam bilinmez ama ekranları başındaki tüm Sivaslılar çok şükür demiştir diye düşünüyorum.
Geçte olsa bu galibiyetin Sivasspor’a iyi geleceğinden eminim. Hafta sonu itibari ile Sivasspor’un fabrika ayarlarına dönmesi en büyük azrumuz …
