Milli ara sona ermiş, Mehmet Hoca takımı artık tanımış, Yiğidolar İstanbul’da takımının yanında, Eksik oyuncular var ama mazeretlere sığınılacak haftaları çoktan geçtik derken…Ligin formda ekiplerinden Esenler Erokspor’la oynanan bu maç, bahaneleri bir kenara bırakma maçlarından biriydi.
Çıkan kadro ideale yakındı. Formda Kamil, geri dönen Bekir ve Appindangoye’nin sahada olmasıyla “kadro eksik” söylemi geçerliliğini yitirdi. Buna rağmen ilk yarıda iki net pozisyonu basitçe harcamak; aylardır dile getirdiğimiz gerçeği yine yüzümüze vurdu: Sivasspor’da son vuruş kalitesi yok.
Topa sahip olan, rakibe pozisyon vermeyen, alanları iyi kapatan ama bir türlü skoru bulamayan bir Sivasspor izlemeye devam ediyoruz malaesef. İkinci yarı da ilk yarının kopyası gibiydi. Önde baskı, top kontrolü, hücumu yönlendirme… Fakat kaleye gelince yine aynı beceriksizlik. Bu durum artık antrenmanla düzeltilecek seviyeyi çoktan geçti. Kalite yoksunu hücum hattı saç baş yoldurmaya devam ediyor.
Ve elbette futbolun klasik kuralı: Atamayana atarlar. 60. dakikada kaleye gelen ilk topta golü yedik. Bu bile kendi içinde bir başarı göstergesi aslında: Rakip pozisyona giremiyor ama biz bir pozisyonla golü yiyoruz. Golden sonra oyundan düşen, cılız ataklarla yetinen Sivasspor, ikinci golü de kalesinde gördü. Oyun anlamında “toparlanıyoruz” dediğimiz anda yine şaşırtmadılar.
Giren çıkan oyuncuların birbirinin kopyası olması, mental anlamda bu kadar savruk bir takım izlemek… Gerçekten anlaşılır gibi değil. Bu oyuncuların nasıl izlenip, nasıl transfer edildiği ayrı bir muamma. 2–0’dan sonra tempoyu artırması gereken takımın geriye yaslanması ise tamamen akıl tutulmasıydı.
Son 10 dakikada “yenik durumdayız, gol bulmalıyız” düşüncesiyle biraz kıpırdanan Sivasspor golü buldu ama devamı gelecek derman da kalmamış gibiydi. Bu kadroyla bu kadar; başka türlü olmuyor işte. Üç puan yine hayallerde kaldı.
Bugün itibarıyla bu oyuncu grubuyla üst sıraları zorlamak mümkün görünmüyor. Görünen köy kılavuz istemez. Devre arasına kadar üst sıralar için umutlarımızın azalarak devam edeceği belli. Devre arası geldiğinde ise hangi bütçeyle hamle transferleri yapılır, işte orası tam muamma.
Allah Sivaslıya ve Sivasspor sevdalılarına sabır versin. Sınanıyoruz ama sabretmekten başka çare de yok.