Türk siyasi tarihinin gözünden yaş eksik olmayan siyasetçilerinden Bülent Arınç, geçtiğimiz günlerde gözündeki yaşlarla değil de ağzından çıktığı ileri sürülen ifadelerle yeniden gündem olmayı başardı. Gazi meclisle başkanlık yapma şerefine erişen, Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti’nin) kurucusu olan Arınç, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile memuriyetten atılanların kurduğu KHK TV’ye yaptığı ileri sürülen ve yalanlanmayan açıklamalarında ‘Dualarını alalım toplum rahatlasın’ sözleriyle KHK’lılar için af istediği iddia edildi.
Bülent Arınç denince aklıma Menemen gelse de Balyoz Davası’nı anımsamadan geçemiyorum. Bir telefon ihbarıyla kendisine suikast düzenleneceği iddiasıyla ortalığa düşen Arınç, kozmetik oda benzetmesi yaptığı Kozmik odaya FETÖ’cülerin girip, devletin en mahrem sırlarının ele geçirilmesine zemin oluşturmuştu. Bir iddiaya göre de Kozmik odadan elde edilen gizli bilgilerle başta bebek katili terör örgütü PKK içerisine sızmayı başarmış yüzlerce devlet görevlisi şehit edildi.
Aslen Manisalı ve Girit göçmeni olan bir annenin çocuğu olan Arınç’ın dedesi Menemen’de halen konuşulur.
Eğer doğru ise KHK ile memuriyetten atılanlar için genel bir af isteyen Arınç bakalım Balyoz Davası için neler söylemişti. 2014 yılında, “Bence Yargıtay iyi bir inceleme yaptı. Suçun hukuki vasfı önemlidir, önce bu vasfı tayin etti. Çünkü gerekçesini okuduğumuzda da Yargıtay’ın kararına mesnet teşkil eden gerekçelerin hukuksal açıdan çok yeterli ve doyurucu olduğunu görüyorum” dedi.
İngiliz Guardian gazetesinde kaleme alınan yazısında hükümete basın özgürlüğü konusunda yöneltilen eleştirileri ”haksız, temelsiz” olarak niteleyen Arınç, ”Ergenekon” ve ”Balyoz” davaları nedeniyle gözaltına alınan gazetecilerin görevlerini yaptıkları için değil, dava soruşturmaları kapsamında gözaltına alındıklarını söylemişti.. Bu nedenle hükümetin muhalif sesleri bastırmaya çalıştığı yönündeki eleştirilerin ”hakikati çarpıtmak” olduğunu savunarak ”Ancak biz bu davaların uzun gözaltı sürelerini gerekli kılmış olmasından dolayı üzgünüz ve mahkemelerin hızlı sonuçlandırılacağını ümit ediyoruz” ifadelerini kullandı.
FETÖ yargılamalarının yüzde yüz adil bir şekilde yapıldığını söylemek elbette mümkün olmaz. Yine FETÖ’cü itirafçıların yalan beyanlarla, süreci zayıflatmak için birçok kişiyi iftiralarla mağdur ettiğine inananlardanım. Zamanla mağdurlar elbette ayıklanacaktır. Ancak onca yaşatılan ihanetten sonra, verilen şehitlerden sonra, ‘Dualarını alalım toplum rahatlasın’ gibi komik bir ifade ile geniş çaplı bir af talebi kesinlikle iyi niyetli bir talep olarak değerlendirilemez.