Ne yönetici, ne teknik adam, ne de futbolcu hiçbiri kırmızı beyazlı şanlı Yigido Sivasspor’umuzdan üstün değildir. Sadece tek büyük ve vazgeçilmeyen bir değer varsa o da Sivasspor dur.
Yarım asrı aşkın süredir ilimizi başarıyla temsil eden takımımızdan ne yöneticiler ne teknik adamlar ne de futbolcular gelmiş geçmiştir. Başarılarıyla adlarından söz ettiren de olmuştur, başarısızlıklarıyla unutulanlar da olmuştur. Bazı futbolcular yaptıkları özverili çalışmalarla güzel işlere imza atarak hafızalarda güzel yerlerini almıştır, almaya da devam edecektir. O isimler her zaman unutulmaz isimlerdir. Bazı isimlerde yok hükmündedir.
Yazımda neler anlatmaya çalıştığımı herhalde anladınız. Takımımızın hocası çıkıyor açıklamalar yapıyor. Hep farklı noktalar hep şikâyetler var söylemlerde. Takımla ilgili bir söz yok. Teknik adamlık bu olmamalı diyorum.
Benzer durumda Rey Manaj’ın açıklamaları var. Tam fiyasko denebilecek cinsten. Sen hali hazırda bu takımın sözleşmeli bir elemanısın sana çıkıp sahada top oynamak düşer. Devamlı konuşup ve de maçlarda agresif hareketler içinde yer alman bize ne kazandırır. Sana da bir şey kazandırmaz da.
Bu iki söylemler sahiplerini bağlar, ama birde Sivasspor kulübünü bağlar diyorum. Bu iki isim Sivasspordan büyük isimler mi? sorusu da akılara gelen ve cevap bulamayan sorulardan. Bana soracak olursanız hiçbir unsur şehrin kıymetlisi olan takımımızdan değerli değildir. Kulüp başkanının sessizliğini bozup gerekeni yapmasının zamanı geldi de geçiyor bile burası kimsenin oyunca bir kulüp değildir. Hele birde beğenmeyenlerin ve kendilerini şehirden büyük görenlerin yeri hiç değildir.
Galatasaray karşısında Sivasspor’un mağlup olması normal karşılanabilir. Ama maçı analiz ettiğimizde ve oynadığımız oyunu değerlendirdiğimizde durum hiçte öyle değil. Maçın henüz başı diyebileceğimiz bir durumda rakip takım kırmızı kartla bir oyuncusundan yoksun oyuna devam etmek zorunda kalıyor ve akabinde Sivasspor golü de buluyor. Sonra ne oluyor, nasıl bir oyun oynaması gerektiğini bilmeyen bir sistemle kalesinde pozisyonlar vermeye başlıyor. Rakibi orta alanda iki oyuncu ile oynadığı bir durumda biz dört oyuncu ile karşılık vermiyoruz. Buradan anlaşılan son çok net belli oluyor. Biz mi eksik oynuyoruz yoksa rakip mi onu da anlamış değiliz.
Yorum yapmıyorum sadece bilgi amaçlı yazmak istiyorum. 8 yabancı oyuncu ile maça başlıyoruz. Emirhan ilk 11 de başlıyor. Sezon başından beri takımda yer alan Özkan bu maçta oyuna ilk kez dahil ediliyor. Sadece diyorum ki, Biz aptal değiliz.