Bülent Uygun takımın başına geçtiği günden bu yana alanıyla ilgili teknik hususlardan çok enteresan çıkış ve söylemleriyle gündem olmakta. Her başarısızlığın ardından ya yönetimi, ya hakemleri yada basın mensuplarını hedef almasıyla dikkatleri üzerine çeken hocamız, elde edilen başarıların ardından da ortaya koyduğu anlam veremediğimiz davranışlarla ilgi odağı oluyor. Maksat dikkat çekmekse bunda başarılı olduğunu söyleyebiliriz ancak anlam vermekte güçlük çektiğimizi de itiraf etmek zorundayım. Hatay galibiyetinin andından “Helva mı yiyemediler” ifadesini kullanan Uygun, Rizespor galibiyetinin ardından da yanlış okusa da Amentü süresiyle imanın şartlarını sıraladı. Amacı neydi? Ne yapmak istedi,kimse anlamadı.
Uygun’un sebebini bilmediğimiz bir şekilde basın mensuplarına karşı hırçın tavırlar sergilediğinin hepimiz farkındayız. Öyle ki eleştiren haberlere tahammül edemeyip, muhataplarıyla iletişime geçmek yerine basın merkezlerini arayarak sadece görevini yapan meslektaşlarımızı şikayet ettiğini ve bu şikayetlerinin de sonuçsuz kaldığını biliyoruz. Halbuki bu pozisyondaki bir spor adamının eleştiriye açık olması gerekmez mi? Yeri geldi mi eleştirmek gazetecinin en doğan göreviyken bu tahammülsüzlük nedendir? Eğer kendisi basın mensuplarıyla arasında bir sorun olduğunu düşünüyorsa küçük bir iletişimle bunun nedenlerini öğrenmesi ve çözüm üretmesi çok mu zor olur? Kendince çözüm; her maç sonrası evrene 15 yaşında ki ergenler gibi, kimsenin anlam veremediği mesajlar göndermek midir?
Hocanın takımdaki vazifesi ve camianın kendisinden beklentileri bellidir. Elbette ki tek beklenti sportif başarıdır. Kendisinden duyulmak istenende bu alandaki ki değerlendirmelerdir. Sivasspor’da önemli bir yeri olan teknik adam Rıza Çalımbay’ın geçtiğimiz sezon, henüz sezon devam ederken sezon sonu ayrılacağını açıklaması ne kadar büyük bir hata ve talihsizlikse, Uygun’unda istifa etmeyi düşündüğünü ancak vaz geçirildiğini ifade etmesi UYGUNsuz olmuştur. Şahsen istifayı düşünmüş ama vaz geçirilmiş bir teknik adamdan bu saatten sonra ne kadar verim alınabilir bilemiyorum. Bu vazgeçmenin ardından bir çeki düzen mi gelir yoksa bu anlamsız tavırlar artarak devam mı eder göreceğiz. Ancak çok net gördüğümüz bir şey var ki hocamızın taraftar ve basınla olan bağının zayıfladığıdır.