reklam
reklam
DOLAR
EURO
STERLIN
FRANG
ALTIN
BITCOIN

Hukuk ve köpek kavramı

Yayınlanma Tarihi : Google News
Hukuk ve köpek kavramı

Ben yazılarımda;  genelde adalet kavramının yüceliğinden bahsederim.  Aslında bir çoğumuzun adalet derken, kastettiği, Hukuk temel ilke ve esaslarıdır. Devletin ve milletin vazgeçilmez bekasının teminatı olan, adalet ve hukuk kavramından bahsederiz.

Bu hafta seyrettiğim bir tv programında Vatan Partisi Genel Başkanı aynen şu sözleri sarfetti.

“Hukuk siyasetin köpeğidir.” Yanında yöresinde bulunan, farklı görüşlere sahip tüm hukukçular bu tanıma karşı gelseler de, Doğu Perinçek şöyle devam etti.”Bu sözler bir Stalin doktrinidir” falan.

Öncelikle;

Stalin, binlerce soydaşımızı kurşuna dizmiş, İkinci Dünya Savaşı sonrası Türkiye’den Kars ve Ardahan’ı cebirle almaya kalkışıp, Türkiye’yi zorunlu olarak Batı tercihi yapmaya zorlayan,  eli kanlı bir diktatördü. Sonra..Aklıma Baskerville’lerin Köpeği romanı geldi. İngiliz Sir Arthur Conan Doyle’nin ünlü bir eseri. En büyük, en ünlü suç romanı.

Daha sonra, neden köpek kelimesinin neden bu kadar sıklıkla kullanıldığını düşündüm.

Nedeni basitti, çünkü köpek, hem güç, hem sadakat, hem suç hem mükafat için kullanılan bir terim.

Ancak hukuku, hizmet edecek köpek, yada birisine saldırılması gerektiğinde kullanılacak bir hayvan olarak kullanmak bence cahilliğin ve bilgisizliğin emaresi olsa gerek.

Neden?

Fransız ihtilalinin önce gelen isimlerinden birisi olan, Kral 16.Lui’yi giyotine gönderen Fransız hukukçu, hakim  Maximilien Robespierr 5 yıl sonra kafası giyotine vurularak idam edilmişti.Daha niceleri de var.

Hatta bizim yakın tarihimizde var. FETÖ kumpasıyla mağdur edilen Ergenekon mağdurlarını yargılayan hakimlerin, savcıların şimdi nerede olduklarına bir bakınız.

Tarihten çıkartılması gereken çok ders var.Hukuk ne kimsenin ne de hiçbir terminolojinin köpeği falan değildir, olamaz.

Bizim devletimizin ve milletimizin bekası için vazgeçemeyeceğimiz bir bir kavram vardır.

O’da adalettir.

Geldiğimiz süreçte artık hukuk ve adalet böyle kavramlarla tanımlanıyorsa, artık söz ve kelimeler bitmiştir.

Unutulmasın ki, adalet;  adalet dağıtanlara da lazım olmuştur ve olacaktır.

Şimdilik nokta..

TÜRKİYE’YE TERÖR KISKACI

Amerika, İngiltere, Fransa, Almanya, Hollanda, İsveç,Norveç, Danimarka, Belçika,İspanya,İtalya gibi ülkeler vatandaşlarını Türkiye’ye yapılacak seyahatler konusunda uyarıyor, terör saldırılarına maruz kalabileceklerini söylüyor ve 9 ülkede İstanbul Başkonsolosluklarını kapatıyor.

Hiçbir şey yok diyemeyiz. Ancak ne oluyor demeliyiz.

Bu iş siyasi bir tehdit midir? Yoksa arka planda sahneye konan bir senaryonun sinemaya geçirilmek istenmesi midir?

Seçim sathına girdiğimiz bu günlerde, bu ülkede terörü parlatıp, siyasete yön vermeye çalışan alçaklar olacaktır. Dün olduğu gibi bugün de terörün acımasız ve gaddar yüzünü seçmene göstermeye çalışan hainler ve gafiller, bu durumu siyasi ikballerine tevdi etmeye çalışanlar muhakkak olacaktır.

Gün geldiğinde bir ayna gibi topluma tutulacak olan tüm bu geçmiş karanlıklar aydınlatıldığında, aslında birlik ve beraberliğimizin daha da sağlamlaşacağına, zerre şüphem yoktur.

Ülke  siyasetine yön vermeye çalışacaklar olacaktır, bu toprakların kaderi maalesef budur.

Bu saldırılar nereden  ve kimden gelirse gelsin asla vazgeçilmeyecek  bu ülke,  sonsuza dek, Türk yurdu ve kardeşlerin kan bağı ile kurduğu, bu kutsal vatan toprağımızdır.

Hiç kimseye ama hiç kimseye bırakılacak ne siyasi ikbal ve istikbal, ne de devlet yönetimimiz vardır.

Bu ülkenin asli unsuru bu millettir. Bu ülke bu milletindir..Hiç bir çıkar ya da tehdit örgütünün, ya da uluslararası istihbarat örgütlerinin, suç ve terör örgütlerinin değil. Bu böyle bilinsin isterim.

Sağlıcakla kalınız..

YORUM YAP