Oynadığımız oyunla adeta raydan çıkmış tren gibiyiz. Sezon başından beri birçok etken değişirken değişmeyen tek şey bizim gösterdiğimiz performans. Ne defansta hatalarımız bitiyor ne de top kayıplarımız. Bu iş Ömer Erdoğan’la da olmayacak gibi duruyor. Bazı futbolcularında kendilerini bırakıp takıma katkı sağlamaları gerektiğini birilerinin hatırlatmasının zamanı geldi de geçiyor bile.
Karşılaşmaya her iki takımda kontrollü başladı diyebilirim, ev sahibi Gaziantepspor takımı ilk dakikalarda biraz daha baskılı gözükse de o kadar net diyebileceğimiz bir pozisyon bulamadı. İlerleyen dakikalarda her iki takımın oyun şekli de birbirinin aynı olunca ortaya zevksiz bir görüntü çıktı.
Sivasspor’un kazandığı toplarla çabuk oynayarak pozisyon aradığı dakikalarda Simic’in ceza alanında düşürülmesiyle kazanılan penaltı önemli bir kazanç oldu. Bu penaltıyı gole çeviren Rey Manaj takımımızın 1-0 öne geçmesini sağladı. Bulduğumuz bu golden sonra daha rahat bir oyun sergilememiz gerekirken özellikle bazı oyuncularımızın tedirgin bir tavır içerisinde olması ve çok basit pas hataları yapmaları bize sıkıntı yarattı. Yine böyle bir pozisyonda yaptığımız büyük bir hata içerisinde kalemizde golü görmüş olduk. Yediğimiz gol ile ilgili hiçbir şey söylemek istemiyorum, çünkü Süper Lig’de böyle basit hatadan golün olmayacağını hepiniz çok net biliyoruz. Bu tür goller yiyen takımlarında sahadan galibiyetle ayrılması gerçekten zor bir durum. Öylede oldu.
Karşılıklı gollerle ilk yarı beraberlikle tamamlanmış oldu. Lakin ilk yarıda en çok dikkat çeken karşılaşmanın hakeminin verdiği kararlar diyebilirim. Rey Manaj’a yapılan kafa darbesini cezalandırılmaması oldukça düşündürücü bir durum. Şayet diyorum bu tür bir hareketi bizim futbolcularımızdan bir tanesi yapmış olsa tereddütsüz cezayı görürdü. Hakemle ilgili çok fazla bir şey söylemek istemiyorum. Görüntü her şeyi anlatıyor. Son haftalarda VAR’dan bizim lehimize çıkan herhangi bir karar var mı?
Karşılaşmanın ikinci yarısına da yine ilk yarıda olduğu gibi kontrollü oyunla başladı diyebilirim. Değişmeyen bir durumda yine yaptığımız net pas hataları oldu. İkinci yarıda çok net diyebileceğimiz pozisyon bulamadık desem yeridir. Sadece Charisisin’in kendi çabasıyla kazandığı ve götürdüğü bir top var ki bu topta da şans bizden yana değildi. Top gol olsa belki daha farklı bir oyun anlayışı içerisinde olabilirdik diye düşünüyorum. Ama bu noktada da şanssızlığımız olduğunu belirtmem gerekir.
İkinci yarıda her iki takımda duran toplarla gol aramaya çalıştı bu pozisyonlarda da her iki takım defans oyuncuları çok fazla hata yapmadılar ve sonuç çıkmadı. Fakat karşılaşmanın uzatma dakikalarında ilk yediğimiz goldeki kısa pas hatası yapan Samuel’in yine bir top kaybı neticesinde rakibin kazandığı serbest atış sonucu kalemizde maalesef ikinci golü görmüş olduk. Yediğimiz bu gol Sivasspor’un bundan sonraki haftalar içinde umutlarını bir hayli zora soktu diyebilirim.
Bundan sonra ki maçlarda artık oyun değil sahada mücadele eden isteyen arzulayan takımların kazanacağını belirtmek istiyorum. Daha istekli ve arzulu oynayan bir takım oluşturmak gerektiğinin de altını çizmek istiyorum.
Sivasspor’da bazı oyuncuların da performanslarını halen yukarıya çıkaramamış olmaları ve katkılarının çok düşük olması teknik heyet tarafından ve yönetim tarafından değerlendirilmeye alınması gerekir. Hiçbir futbolcu Sivasspor’dan Üstün değildir, Sivasspor forması için mücadele etmeyen sadece görüntü veren oyunculara gerekli cevabın verilmesi gerekir.
Bundan sonraki süreçte bizleri daha zor günler bekliyor, Sivasspor’un Süper Lig’de kalması için oyuncuların, teknik ekibin, yönetimin ve de taraftarın kısaca hepimizin çok fazla çaba sarf etmesi gerektiğini belirtmek isterim.