reklam
reklam
DOLAR
EURO
STERLIN
FRANG
ALTIN
BITCOIN

Şehrin öteki yakası

Yayınlanma Tarihi : Google News
Şehrin öteki yakası

Bazen diyorum ki, bu şehir makus talihini şimdi kıracak. Beklenen oldu, fırsat geldi. Olmuyor. Olmuyor… Ne oluyor, nasıl bitiyor bilmiyoruz, bir el uzanıyor ve bu şehrin makus talihini ve tarihini değiştirmemize mani oluyor.

Kimi zaman bürokratik bir manevra, kimi zaman siyasi bir ikbal kaygısı ve ayak kaydırmalar. Bu şehrin bedbaht kaderinin oyuncuları.

O birileri kimdir, hangi kirli zihniyetin eseridir, birçoğumuz bilmiyoruz. Bildiğimiz o kirli elin, bu şehrin fırsatlarını, nimetlerini kendi lehine fırsata, şehrin aleyhine külfete çeviriyor.

Çok kafa yordum. Sonunda buldum ama bu kirli elleri. Fırsatçıları.

Bu şehir, eşraf dışında, şehrin köklü ve geçmişi asırlara uzanan aileleri dışında, son dönemlerde türeyen, servetine servet katan insanlarını bir göz önüne getirin hele.

Nereden beslenmişler. Gübreyi nereden almışlar. Nasıl boy vermişler. Büyük güç haline nasıl gelmişler. Soluksuz, nefes almadan nasıl bir balon gibi şişmişler.

Ayarı düşük altından, düşük kalite kömüre, yakıta, ihale dağıtımlarından, avanslara. Yani nimet üstüne nimet yağmış. Yağmur gibi yağmış, bunlar altında şemsiye açmışlar.

Şehrin bir tarafı bunlar.

Şehrin öteki yakasında, ne var peki?

Bir haber alıyorsunuz, şehirde yılların ticareti olan bir insan, acı bir şekilde yaşamına son veriyor. Bir haber alıyorsunuz, şehrin sevilen bir yüzü, tası tarağı toplayıp göç etmiş. Bir haber alıyorsunuz, bazen de haber alamıyorsunuz. İşte en büyük kötülük burada değil mi?

Size haber veremiyoruz farkında  mısınız? Bundan daha büyük kötülük olabilir mi bu şehre?  Birilerinin dolan kazanına bir delik açmamıza fırsat vermiyor ki sistem. Donkişot gibi yeldeğirmenlerine savaş açıp durmak, rüzgarsız bir havada yelkenleri açmaya benziyor.

Bir bürokratı, bir siyasetçiyi gidip kafakola alıp, iki künde bir elense yapıp, büyütmek varken keseyi, sana ne elin derdinden değil mi?

Olmuyor, ilahi bir sancı hep sol tarafımızda duruyor.

Peki şehrin bu yakasında da durum böyleyken, iki yaka arasına köprü atan, sözüm ona ortayolcular. Onlar neredeler? Ne yapmaktadırlar ki?

Ortayolcular kimdir biliyor musunuz? Şehrin STK’ları, dernekleri, kitle örgütleri. Basın medya temsilcileri,  Siyasi parti temsilcileri. Bunlardır. Onlar şehrin altıyla üstünün arasında dururlar, arada bir alta, ama hep üste çıkarlar. Çok azı, iki arada bir mekik dokur. İşte kalmıştır birkaç tane ehli adap, ehli ahlak.Ehli namus  demeyelim, maazallah yanlış anlaşılmasın..

Kaşığı cebinde gezen, kitle örgütlerinin temsilcilerini bilirim, bilir misiniz?

Bir kase çorba, iki dilim baklava, henüz karıştırılmış kavurma ve yanında az buçuk salatanın servis edildiği, fikirler, düşünceler, ideolojiler tabağı..

Çatal çatal, kaşık kaşık yeriz.. Şehrin her iki yakasının bir araya gelmediği toplantılarda.

Sahi ben bayramınızı kutlamış mıydım? Şehrin hayvancılığının bitip tükenmeye başladığı yaylalarından selam olsun bayramınıza..

 

YORUM YAP