
Son aldığımız sonuçlardan sonra kimle görüşsem hep bu soru sorulur oldu. Sivasspor süper ligden düşer mi? Öncelikle takım düşer mi, düşmez mi bunu zaman gösterecek. Gerçekçi olmak için bazı noktaları açmak gerekir. Lakin küme düşme noktasında bazı hataları yapmaya devam edersek kaçınılmaz son olur. Bunu öncelikle söylemek isterim. Ama ben zorda olsa toparlayacağımızı düşünüyorum.
Peki, nasıl diye soru sorduğunuz duyar gibiyim. Bu sorunuzu yazımın ilerleyen paragraflarında cevap vermiş olacağım, ama bu noktaya nasıl geldik önce bunlara değinmek isterim.
Bu sezon başı Mecnun başkanın görevi bırakmasıyla oluşan bir boşluk yaşadık. Bunu da normal karşılamak gerekir. 20 yılı aşkın süredir istikrarlı bir şekilde yürüttüğü başkanlığı bırakması takımın tüm hücrelerinde bir gevşeme oluşturduğunu belirtmek gerekir. Bahattin Eke’nin başkanlığı iyi niyetle sürdürdüğünü ve önemli maddi manevi fedakârlık yaptığında hemen eklemeliyim. Yalnız kulüpte bazı sıkıntılara çözüm bulamadığını düşünüyorum. Bu çözülmeyen sıkıntılar takıma başarısızlık noktasında önemli zararlar verdi. En önemlisi ise yönetim kurulunda birlik beraberlik olmayışı idi. Daha önceki yönetimi düşünecek olursak; belli bir sayıda yönetim kurulu üyeleri her ne kadar çok görüntü vermeseler de devamlı kayıtsız ve şartsız destek verdiler.
Daha önce de sıkıntı yaşanan takım ile taraftar birlikteliğinde bu dönem daha dai gerildi. Bu noktada da taraftarlar takımı yalnız bıraktı, diyebilirim.
Yönetimsel sıkıntıların yanı sıra sezon başında Bülent hoca ile yapılan transferlerin birçoğunun oldukça yetersiz olması derim. Şimdi takıma bakalım, bu sezon başı takıma katılan hangi oyuncu üst düzey katkı sağladı. Bence yok denecek kadar az. Böyle bir durumda da başarılı olmak gerçekten çok zor bir durum. Bunlara ilaveten son dakikalarda kaybettiğimiz şansız puanlarda çabası diyebilirim.
Yukarda sıraladığımı zorlu süreç birçok takımda yaşanabilir. Bu durum spor da hep vardır. Ama bu camialar bu sıkıntıları bertaraf edebilmesi için tek ilaç vardır, O da birlik ve beraberliktir. Geçtiğimiz hafta kaybettiğimiz maç sonucu bazı oyuncuları linç etme çabalarımız bu takıma hiçbir katkı vermez. Özelliklede hakaret ve küfür gerçekten bizlere yakışmayan bir durum. Yigidoya küfür yakışmaz. Eleştiri tabi ki olacak ama hakaret ve küfür olamadan olursa anlam kazanır. Tamam, hepimiz çok üzülüyoruz. Lakin bu üzüntümüzü başaklarını üzerek düzeltmeye çalışmayalım.
Bu sıkıntılı süreçten kurtulmak için öncelikle içinde bulunduğumuz konumu unutup önümüzdeki oynayacağımız maçlara konsantre olmalıyız. Bunun için de şehir, takım ve taraftar herkesin birlik beraberlik içerisinde hareket edip tek vücut olması gerekir. Geçmiş maçlara yapılacak hiçbir şeyin olmadığını hepimiz çok net biliyoruz. Onun için tekrar tekrar geri dönüp o maçları hatırlamamıza gerek dahi yok. Önümüzdeki ilk maça konsantre olup yolumuza devam etmeliyiz, şayet bu birlikteliği sağlarsak takımımızı bu uçurumun kenarında almış oluruz. Haydi, Yigidolar hep birlikte güzel günler ediyorum.