Kimse kimseyi kandırmasın,Sivasspor geride bıraktığı 6 haftada oynadığı futbolla hiç ama hiç kimseye “Bu takım şampiyon olur” dedirtmedi,buna kazandığı Sarıyer maçı da dahil….
Deplasmanda oynuyorsun,rakip Vanspor gününde değil,üstelik tribünlerde destek verecek taraftarı yok. Böyle bir maça çıkıyorsun ama ilk pozisyona ilk yarı biterken duran top sonrası Özkan’ın şutuyla giriyorsun.
Maçın ikinci yarısında ise 58. Dakikada yine duran top,yine Özkan’ın şutu ve birde 71. Dakikada Ugur’un ortasına Bekir Böke’nin kafa vuruşu var.
Belki şu denebilir,”İyi ama rakibinde pek pozisyonu yok!” evet onlarında pozisyonu yok,dediğim gibi gününde değillerdi,ayrıca seyirci destekleri yoktu. Ayrıca rakibin nasıl oynadığından ne yaptığından ziyade şampiyonluğun dışındaki her derecenin başarı sayılmayacağı bir Sivasspor’dan söz ediyoruz…
Hedefi olan takım,90 dakika boyunca bir yada iki gol pozisyonuyla maçı bitirmez. Şampiyonluga oynayan takımlar özellikle 3. Bölgede bu kadar etkisiz,bu kadar kolay top kaybetmez.
Sezon başından bu yana,hatta geçen sezondan bu yanaki iki hastalık devam ediyor. Birincisi,kazanılan topların çok ama çok kolay kaybetmek,ikincisi ise (özellikle sağ taraftan kullanılan) taç atışlarında zoru,hatta imkansızı tercih etmek! Artık bir çok takım sırf taç atışlarını olumlu kullanmak için özel çalışma yapıp hoca tutarken,Sivasspor’un kullandığı 10 taç’tan neredeyse 9’u ya rakibe gidiyor,yada 3 kişinin markajındaki futbolcuya atımıyor,o da doğal olarak topu kaybediyor.
Bu seviyedeki bir takım için bu iki zaafın giderilmesi zor değil.
Maç sonrası Osman hocayı dinlemeden bu yazıyı yazdığım için hocanın “Zorlu deplasmandan puanla döndük” gibi açıklamalar yapıp yapmadığını bilmiyorum.
Eğer yaptıysa,çok beğendiğim ve güvendiğim Osman Zeki Korkmaz hocaya katılmadığımı açıkca ifade etmek isterim. Beraberlikle dönmek,sadece “yenilgiyle” dönmekten iyidir,yani kötünün iyisi….
Böyle maçlarda oynanan bu vasat futbol ve alınan bir puan sadece kümede kalmayı hedefleyen takımlar için başarıdır!!
Eğer Sivasspor’un hedefi gerçekten süper lige çıkmaksa,bu oyunun üzerine çıkmalı,bunuda hem rakiplere,hemde gönül veren yiğidolara hissettirmeli.
Yine diyorum yine!
“Süper lig için bu futbol yetmez!”