Yeni sezon yaklaştıkça kulüplerin transfer yoğunluğuda haliyle artıyor. Menajer tavsiyeleri, denenen oyuncular, izlenen oyuncular derken bir sürü futbolcu isimleri dolaşıyor. Gel gör ki transfer edilen oyuncuların çoğu tavsiye üzerine alınanlar oluyor.
Bütçesi ve taraftarı büyük takımlar hariç Anadolu takımları neden 30 yaş üzeri oyunculara yönelir akıl almıyor. Tek açıklanabilir yanı sezonu kurtarmak gibi geliyor. Bütçen sınırlı, bilet satışın belirli, sponsorların ortada iken düşük bütçeli geleceği olan ve kulübünü ilerde maddi olarak taşıyacak 25 yaş altı oyunculara yönelmek en mantıklısı değil mi? Başka türlü kulübü ayakta tutabilmenin yolu var mı?
Yedi kıtadan oluşan yeryüzünde profesyonel on binlerce oyuncu arasından takımına uygun futbolcuyu bulmak elbette kolay değil ama önemli olan kulüp menfaati olunca zoru başarmak lazım. Musluktan akan milyonlarca eurolar, dolarlar bir sezonu idame ettirmek için yetersiz kalır bazen. Bu akan suyu idareli kullanmakta kulüp yönetimlerine düşüyor. Günü kurtarmak pahasına menajer oyuncularına yönelip yaşını almış oyuncuları transfer etmiş gibi gösterip taraftara sunmakta ayrı bir politika haline gelmiş durumda.
Teknolojinin ilerlediği, uzağın yakın olduğu 21. Yüzyılda artık hiçbir şey imkansız değil. Futbolcu keşfetmek, antrenman metotları geliştirmek, kişilik analizini yapmak, artıklarını eksiklerini dahi bir program hatta oyun vasıtasıyla bulmak günümüz futbolunda kullanılır hale geldi. Avrupa’nın çeşitli kulüpleri tarafından kullanılan bu teknolojik sistem sayesinde hem canlı hem de sanal olarak istediğin oyuncu ağını kurabiliyorsun. Anadolu takımlarının bu süzgeçten geçerek geleceğin sağlam temellerini atmak için kulübünü ayakta tutabilmek için genç oyunculara yönelmekten başka çareleri yoktur. Oradan oraya dolanan antrenör ve futbolcu sirkülasyonuna dur deyip oyuncu ağını yeni ve genç isimler bularak ileriye adım atmak elzem hale geldiği görme zamanı gelmiştir.