reklam
reklam
DOLAR 32,1456 % -0.13
EURO 35,1392 % 0
STERLIN 41,0436 % 0.09
FRANG 35,7080 % 0.06
ALTIN 2.468,34 % 0,02
BITCOIN 65.860,00 6.211

Bu kadar açık alan verilmez

Yayınlanma Tarihi :
Bu kadar açık alan verilmez

Alışıla gelmiş 5-4-1 dizilişi ile sahaya çıkan Yiğidolar aşırı konsantrasyon kurbanı oldu. Elbetteki lider takıma hemde kendi sahasında başka bir anlayışla çıkılmazdı ancak bu kadarda açık alanda verilmezdi.
Rakip Galatasaray’ın güçlü ortasahasına karşılık vermeyince goller peşpeşe geldi. Bartuğ ve İbrahim’in kondisyonu maalesef ki yetmedi. Bunlara birde Charis eklenince rakip istediği oyunu rahat rahat oynadı. Deplasmana gidiyorsun, ellibin taraftar karşısına çıkıyorsun, evinde hiç yenilmemiş takıma bu kadar çok alan verirsen fark kaçınılmaz olur mutlaka.Sağ kanadında Murat, Koita ikilisi ağır kalırsa, üçlü defans sağa desteğe gelirse, göbekte top tutamazsan, Manajı yalnız bırakırsan, kanatların çalışmazsa bunlara birde Ali Şaşal’ın moralsizliği de eklenirse sonuç elbette kaçınılmaz olur.
İkinci yarıya istekli başlıyorsun golü buluyorsun ama bir anlık top kaydı maçı orada bitiriyor. Her maça aynı kadro ile çıkmak bazen olumsuzlukları peşpeşe getirir. Rakibi iyi analiz etmek teknik becerisi yüksek oyuncularına birebir oynamazsan maçı elinle verirsin. Öyle ki Koita’nın bulunduğu sağ kanata ikinci golden sonra önlem alınmalıydı. Poungouras her ne kadar yardıma gelsede stoper bölgesi açılıyor ve rakibin iyi ayakları hemen ceza kesiyor.
Galatasaray tabikide yarıştığımız, dengimiz olan bir takım değil ama bu kadar açık alan bırakmak intihar etmekti. Bülent hocanın elbette bildiği ve şaşmadığı taktiğinden bu maçtada vazgeçmedi. Deplasmanda böylesine boş koşular yapmak her takıma karşı tutmazdı bu günde tutmayacağı ilk golde belli oldu.
Devredeki Caner ve Turgunbayev hamleleri takımı canlandırmaya yetmesede özelikle Turgunbayev’in çoğu pozisyonda güçsüz kalışı rakibin defansta rahatlamasına neden oldu.
Bu maç genelinde oyuncu bazında çok söz etmemek gerekiyor ama sahada önceki maçlara binaen konsantrasyon eksikliği fazlasıyla belliydi. Bülent hocanın kenardaki demolarize oluşu sahadaki oyuncularla eş değerdi.
Maçla alakası belki yok ama yardımcı antrenör Ömer Faruk Mahir’in birkaç gün önce aniden takımdan ayrılması dikkat çekti. Bülent hocanın yokluğunda takımın başında çıkan, bilgisi, yeniliğe açık oluşu ve sürekli kendini geliştiren değerli bir antrenörü kaybetmek umarım Sivasspor teknik ekibi için ciddi bir kayıp oluşturmaz.

YORUM YAP