Gol atmamak için uğraştık

Maç öncesi kadroya bakıldığında birbirine benzer 3 kanat forvet oyuncusu ile saha çıkarak hızlı hücumlarla gol arayacağımız bir maç beklerken, geriden yan paslarla koca 90 dakikayı bitiren bir Sivasspor vardı.

Rakibin ağır ortasaha ikilisine karşılık Kvets gibi yumuşak ve darbesiz, Saiz gibi savruk ve Yunus Emre gibi yorgun ortasaha oyuncularını tercih ederek göbekte topları ezdik ve üçüncü bölgeye hiç yardımcı olamadık. Ve Charis’in yokluğu hiç bu kadar aranmamıştı.

İlk yarıda hem kendini hem de yiğidoları uyutan kırmızı beyazlılar, geri paslarla, yan paslarla, ayağında top tutamayarak ve rakibin bir puana razı tarzıyla koskoca 45 dakika oyun adına sıfırdı. Bu oyunu gören birçok yiğido ilk yarı sonunda stadyumda ayrıldı.

Dört forvet oyuncusu Barrow, Rodrigues, Emrah, Nje, Koita ve Manaj sahada birbirlerine oyun anlamında o kadar benziyorlardı ki, giren çıkanı hiç aratmadı. Hangisi golcü desen değiller, hangisi tipik santrafor desen biraz Manaj, hangisi topu saklar stoperleri yorar desen hiçbiri, hangisinin son vuruşu var desen yok..Kısaca üçüncü bölgede gol atmamak adına elimizden geldiğince mücadele verdik.

Servet hoca oyun mantalitesi tribünlere yansıtmakta zorlanıyor. Yardımcıları ile her paslaşmasında sanki daha çok kafası karışıyor.

Kenarda o kadar soğuk bir hoca görüntüsü var ki tribünden sahaya kadar herkes tatsız tutsuz. İstediklerini yapamamanın stresi ile ligin vasat takımı konumunda olan rakibine eliyle 3 puanı verdi.

Kasımpaşa’ya gelirsek, sahanın kenarında saha içindeki oyuncularından daha çok koşan bir teknik direktör vardı. Her pozisyonu yaşayan, her oyuncusuna hatasını mimikleri ile anlatan, kenardaki hırsı ve isteği ile Kasımpaşanın galibiyetinde en büyük rol Kemal Özdeş’indi.

MAÇIN SORUSU: Kendi saha ve seyircisi önünde bir türlü istediği sonucu alamayan Sivasspor nasıl oluyorda deplasmanda kazanıyor ve puanlar alıyor. Yoksa taraftar baskısının olmadığı Sivas’ta oyuncular rehavete mi kapılıyor, problem nedir?

MAÇIN OYUNCUSU: Maçın ilk dakikasından son dakikasına kadar kalesini gole kapatan, aklını, ellerini ve ayaklarını eş zamanlı kullanan rakip kaleci Gianniotis maça damgasını vuran oyuncu oldu. İstatistiklere bakıldığı 10 üzerinden 9.3 puan alarak galibiyetin mimarı oldu.

MAÇIN OLAYI: Taraftar ile bir türlü yıldızı barışmayan kalecimiz Ali Şaşal’a maç sonrası yapılan olumsuz bir kaç tezahürata karşı alkışlarla cevap vermesi, bunun üzerine bir grup taraftarın ise bu olumsuzluk ve mağlubiyete karşı destek veren yiğidolar, birkez daha sonuca bakmaksızın centilmenliği ön plana çıkardı .