Sosyal medya da Diyarbakırlı Ramazan Hoca ismiyle tanınan Ramazan Pişkin geçtiğimiz günlerde şaibeli bir cinayetle öldürüldü. Denk geldiğim videoları dikkatimi çekmiş, denk geldikçe takip etmeye çalışıyordum. Her sarık takanın, sakal uzatanın, eline bir demek çiçek alanın hoca diye ortalığa düştüğü günümüzde Ramazan hocadaki samimiyet ve saflık beni etkilemişti. Yokluk içerisinde ki şükür tokluğu ve dini konulara yaklaşımı ile benim gibi on binlerce kişinin de dikkatini çeken birisiydi. Kendini doğru olduğunu dini bilgilerin tebliğine adayan bu kişiyi benzer şekilde sosyal medyayı işgal eden tiplerden birçok farkı vardı. Bence en önemlisi bu işi gelir beklentisi olmadan yapmasıydı. İzlenen videoları ile büyük paralar kazanabilecekken sadece tespih, çay, tost satarak kendi deyimiyle helal kazanç ile geçimini sağlamayı tercih etmişti. Aslında olması gerekende bu değil mi?
İslam ahlaktır, sadeliktik, hoş görüdür, ölçüdür. Din bilgisini para ile satmak haramdır. Dini kullanıp çıkar elde etmek çok büyük günahtır. Dinimizde ruhbanlık yoktur. Kurtulma umudu ile kendisine sarılanların bağışlarını geçim kalemi yapmak ahlaksızlıktır. Ramazan hocada bunu biliyor ve söylüyordu. Bu nedenle tebliğ mücadelesine parayı karıştırmayan bir kişiydi.
Rabbimizin, “Ayetlerimi az bir karşılık ile satmayın” Ayetini görmezden gelenler onu eleştirdi. Dinin ticarete alet edilmesinin büyük bir günah olduğunu bilmezden gelenler, dini kullanarak oluşturdukları imparatorluklarının, emeksiz kazanç sistemlerinin yıkılacağından endişe ettiler. Dışarıda onca küfür, hızla yayılan deizm ve ateizm, bunalıma sürüklenen gençler, parçalanan aileler varken İslam’ın ölçü ve ahlakını anlatmak yerine, kendi argümanları ile korkuttukları cahil Müslümanlara kurtuluşu vaat edip soygunu seçtiler. Onlar Allan’ın ayetlerini para ile satmayı tercih ettiler. Tüm peygamberlerin bir mesleği vardı. Mesleklerinden elde ettikleri gelirle geçimlerini sağlarlardı. Buna rağmen onlar çalışmadan din satarak servetlerine servet eklediler. Gariban Ramazan hocanın tekerlerine çomak olacağını düşünmüş olacaklar. Bu şarlatanlar onca problemi görmezden gelip kendilerine garibi hedef aldılar.
Ramazan hoca cinayetinin ardından kimler vardır, neyi amaçlamışlardır rabbim bilir. Ancak bu cinayetin altında kirli ve derin bir tertip olduğu aşikardır. Katilin çocukları bile güldürecek ifadesinin komik bir hikayeden ibaret olduğu ortadadır. Bu soruşturmanın her türlü baskı ve müdahaleden uzak yürütülmesi şarttır. Bu olayın sıradan bir cinayet soruşturması olmaktan çıkartılıp, tespit edilecek bağlantılar ile arkasındaki yapının soruşturulması, irdelenmesi, tüm bağlantılarına operasyonlar düzenlenerek hukuk önünde hesap verir hale getirilmesi gerekir. Çünkü bu cinayetin ardındaki güç emelleri doğrultusunda cinayet işleyecek kadar kirli ve tehlikelidir.