Ben kendimi bildim bileli her yıl Türk futbolunun birinci tartışma konusu yabancı oyuncu kuralıdır. Geride bıraktığımız sezon yine tartışıldı, yine giden federasyon yeni bir kural kararı aldı. Alınan karara göre takımlar kadrosunda en fazla 12 yabancı oyuncu bulundurabilecek ve sahadaki kadroya isterse 11 yabancı yazarak maça çıkabilecekti. Bir başka deyişle ilk kez sahaya çıkan kadroda yabancı sınırlaması kaldırılmıştı.
Takımları bu da kesmedi, çünkü yıllardır popülist transfer politikaları ile Avrupa’nın futbolcu hurdalığı haline getirilen İstanbul takımları, ellerindeki işi bitmiş, son kullanma tarihi geçmiş futbolcuları elinden çıkaramadığı için yeni seçilen federasyon yönetiminin masasına yine yabancı kuralını koydu. Onlar da aldığı ilk kararla yabancı sayısını 12’den 14’e çıkardı… Son on yıldır hiçbir takım yerli santrafor oynatmıyordu, şimdi hemen hemen hiçbiri yerli oyuncu ile maça başlamayacak.
Daha bir ay önce umutlanarak izlediğimiz ve önümüzdeki on yıl için hayaller kurmaya başladığımız gencecik millî futbolcularımızın tamamı kulübeye mahkûm kalacak. Avrupa devlerinin listesine giren Barış Alper Yılmaz, turnuvanın en güzel golünü atan Mert Müldür, kendine otorite diyen herkesi ters köşe yapan Samet Akaydın ve niceleri yedek kulübelerinde yaşlanacak. Onlar oynayamadığı için arkadan yenileri de gelemeyecek.
Şu an yerli rotasyonu en iyi olan Fenerbahçe, yerli oyuncularından bir kadro yapsa ve ligde öyle oynasa en kötü ilk üçün içinde bitirir ama eminim yüzde 95’i on bir yüzü görmeyecek. Keza diğer kulüpler de bundan farklı olmayacak. Sezon başı kamplarına dostlar alışverişte görsün misali alınan onca genç yetenek ise ikinci ve üçüncü lig takımlarının yolunu tutacak, o da henüz o liglerde yabancı oynatma hakkı olmadığı için…
Sivasspor da hiç kuşkusuz bu furyadan etkileniyor. Teknik heyet yaptığı açıklamada “altı oyuncu daha kadroya katılacak” dedi. Açıklamadan benim anladığım bu altı oyuncunun da yabancı olacağı yönünde. Kısaca eğer bu gerçekleşir ise son yıllarda dikkatleri üzerine çeken Sivasspor akademisinde yetişen yetenekli gençler yine oynatılmayacak. Bunun sinyalini kampta yapılan hazırlık maçlarında da görüyoruz. Teknik direktörümüz gençleri hiçbir maçta as kadronun oyuncuları ile karma yaparak oynatmadı. Hepsini ayrı bir takım olarak sahaya sürdü. Bu teknik adam kurnazlığıdır. “Bakın ben oynatıyorum ama yeterli değil” demenin yoludur. Maalesef gençlerimiz yine üçüncü lig, eğer şanslılar ise ikinci lig kulüplerine kiralık olarak gönderilecek…
Futbolumuzdaki bu “ver Avroyu al yabancıyı” kısır döngüsü sonucunda yakın gelecekte bırakın uluslararası başarı kazanmak, milli takımda oynatacak oyuncu bulamayacağız… Rekabet edecek oyuncuları sistematik olarak yetiştiren bir ülke oluncaya kadar yabancı sınırlaması ol-ma-lı…