Bizim millet olarak futbola ilgimiz kıştan çok yaz aylarındadır. Kışın verilen amansız şampiyonluk ı’m ve küme düşme mücadelelerinden çok yaz aylarında atılan transfer çalımlarına ilgi duyarız. Her gün gelenlerle başlar, akşamı gidenlerle kapatırız. Bu yönümüzü keşfeden kulüplerimizin yöneticileri de yaz aylarında şampiyon olma uğruna çoğu zaman milyonları çöpe atar. Koskoca bir yaz biter ama bizim takımların transferi bitmez. Kamplar biter, maçlar başlar ama transfer devam eder. Haliyle bizim hiçbir takımımız sezon başı maçlarına bir türlü hazır olamaz. Nitekim hafta içi son örneğini gördük. Dört yıldır savaşta olan bir ülkenin işgal altındaki bir şehrinin takımı bizim anlı şanlı takımımızı evire çevire pas pas etti.
Bu girizgahtan sonra gelelim Sivasspor’umuzun transfer döneminde yaptığı takviyelerin değerlendirmesine. Bu sezonun yüklerden kurtulma, yeniden yapılanma sezonu olacağını biliyorduk. Haliyle giden ve gelenlerin sayısının bir hayli fazla olmasını beklemek çok normal bir yaklaşım olur. Geç kalınmış Genel Kurul sonrasında yönetim bu işlemi sürdürmeye devam ediyor. Merakın büyüğü kimlerin geleceği, en çok da hangi yabancının renklere bağlanacağı.
Yabancı futbolcu transfer etmek ise hepinizin malumu olduğu üzere sınırlı, birinci ligde en fazla sekiz yabancıya lisans çıkarıp altısını oynatabilirsiniz. Durum bu olduğu için Sivasspor’un yenisini almadan önce eskileri göndermesi gerekiyor. Şu ana kadar Radakoviç, Camara, Sonko, Koıta, Bıanskı, Turgunboyavev ile yollar ayrıldı. Muhtemelen bu yazıyı okuduğunuzda Manaj da gitmiş olacak. Elde kalan Nıkolic, Charisis, Motousamy, Sımıç, Menıg, Alex olmak üzere altı yabancı, yeni transfer Kimpioka ile yedi yabancı bulunuyor. Sivasspor’un yenisi almak için bunlardan en az üçünü daha göndermesi şart. Kaleci Nikoliç, Alex ve Menıg gitmeli.
Yapılan transferlere bakacak olursak; peşinen söylemeliyim ki yerli havuzu için bu ligde özellikle alt liglerden oyuncu kazandırmak önemlidir ve de gereklidir. Bu nedenle şu ana kadar gelenler neden alındı demem. Lakin gelecekte onlardan ne bekleyeceğimizi bilme adına aklımızın erdiği kadar analiz etmekte fayda var. Yabancı kontenjanından transfer edilen Kimpioka’yı bilme şansımız yoktur. Stoper tandemi için transfer edilen Mert Çelik’i canlı olarak izlemedim bu nedenle yorum yapmayacağım.
Aksaray’dan alınan Ahmet Çakmak’ı 1461’den bilirim. Yaşının 26 olması hasebi ile genç takviyesi gözü ile bakamayız. Ahmet topla ilişkisi iyi bir futbolcu ama hepsi bu kadar, oyunu iki yönlü oynayamaz. Sivasspor’dan örnek veremem lakin Ozan Kılıçoğlu’nun 26 yaşındaki halinden iki gömlek daha düşük bir profil. Ona verilecek şans Oğuzhan Aksoy’a verilsin daha kazançlı oluruz. Somadan gelen Kâmil Fidan’ın tek avantajı şu an için yaşı… Umarım gelişir lakin şu anki hali Özkan’ın çok altında. Savunmanın göbeği için alınan Çağlayan Menderes’i eskiden bilirim. Ön libero oynardı, ağır olduğu için stopere çekildi. Stoper için ayakları iyi denebilir lakin hız konusunda dezavantajlı. Yeni yönetimin ilk transferi Fevzi ise bana göre eldeki Murat Paluli ve gönderilen Alaatin’den daha vasat bir bek.
Ben olsam değil Süper Lig hedefleyen Sivasspor’a almak, ikinci ligde şampiyonluğa oynayacak bir takıma dahi bunları almazdım. Umarım hepsi birden beni yanıltır… Ben de büyük bir iştahla “yanıldım” diye yazar alkışlarım… Benim anladığım bundan sonra transferde rota yurt dışı olacak. İnşallah derde derman olacak transferleri fiyat-fayda dengesi tam olacak şekilde gerçekleştiririz…