
Malum Gazze’de vahşi bir abluka altında inleyen binlerce insanın sesi olabilmek adına, adına Sumud filosu denilen, kadını-erkeği, genci-yaşlısı, fakiri-zengini bazı insan evlatlarının, gösterişten kibirden uzak, kahkahadan şovdan, rayting telaşından uzak bir haykırışları oldu.
Kimi vardı limana, kucağında gözyaşlarını, çığlıkları götürerek.
Aklıma, Sezen Aksu’nun şarkı sözleri geldi, biraz değiştirdim ama.
Sumud filosu yandan çarklı
İnsanlar doluşmuş caf caflı
Kimi bal börek kaymaklı
Kimi biraz daha insaflı.
Şinanay da yavrum şinanay
Estirir kimileri kibir estirir.
Bu kibirler beni kusturur.
Limana varışta kimler susturur.
Şinanay da yavrum şina şinanay
Şinanay da şinanay hopa şinanay
Müslümanı yahudisi Budisti
Kefensiz anadan üryan bebeği
Kimi şov yapar mikrofona
Şovmeni, çıkarcısı, Bebeği
Şinanay da yavrum şina şinanay
Şinanay da şinanay hopa şinanay
Bir yanda sahteci münafıklar.
Vay halimize vay ki vay.
Dönüşte çay yok muydu çay.
Şinanay da yavrum şina şinanay
Şinanay da şinanay hopa şinanay.
Bilmem anlatabildik mi dertlerimizi. Dertliyle dertlenmeyenin derdi, bizi ziyadesiyle gerdi bu sıralar. Bu konuyu karalayalım derken, İl Genel Meclisimizde yaşanan bir hadisenin vuku bulması ve vuku buluş şekli biraz daha rahatsız etti.
Türkiye Büyük Millet Meclis’inde bir takım terör örgütü avanalerinin son dönemde buldukları özgüveni, meclis koridorlarına taşıyıp, 50 bin kişinin alçakça katili hakkında, onu öven slogan atmaları, parti kapatılmasına bir vesile değil midir?
Türkiye Cumhuriyeti’nin bekasına açıkça saldırı olmuştur. Bu saldırı 15 Temmuz’da yapılan fiziki saldırıdan aşağı kalır neresi vardır.
Bu aymazlığın, sorumsuzluğun ve kendini yitirmişliğin Sivas’ta il genel meclisi çalışmalarına yansımış olması, daha başka bir aymazlık değil de, nedir?
Kimse Muhsin Başkan’ın demek istediği ile, kendi kirli dünyasına gidecek yola kırmızı halı falan döşemeye kalkışmasın, zinhar..




