Bize Yakışmadı

Ülkemizde yaşanan deprem hadisesi sadece 10 ili değil, hepimizi yasa boğdu. Hatta bu felaketin boyutları o kadar büyük oldu ki; tüm dünya bu felakete kayıtsız kalamadı. Özellikle Dünya spor piyasası ünlüsü ile ünsüzüyle bu felakete destek vermeye çaba gösterdi. Biz de Sivaslı Yigidolar olarak depreme yakalanan öncelikle komşu kentimiz Malatya’dan başlayarak tüm illere kolumuzu uzatmaya çalıştık. Şehrimiz insanları bu acıyı tam yüreğinde hissetti diyebilirim.

Akabinde depremden etkilenen kentlerimizden ilimize gelip konaklama yapan misafirlere de kucak açmanın mutluluğunu hep birlikte yaşadık. Gençlik ve Spor İl Müdürlüğüne bağlı Sivas yurtlarında binlerce misafiri ağırlamanın mutluluğunu hep birlikte yaşadık. Öncelikle Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü yönetici ve personellerine sonsuz teşekkürlerimi sunmak isterim, hepsinden Allah razı olsun.

Yazımın başında belirttiğim konu ise üstteki yazdığım yazıyla hiç alakası olmayan ama bizleri deprem hadisesi kadar üzen bir karardan dolayı olduğunu belirtmek isterim. Türkiye profesyonel futbol liginde ilimizi temsil eden ikinci takımımız Sivasbelediyespor’dan bahsetmek istiyorum. Bu sezona kadar oynadığı maçlarda hep başarılı sonuçlar alan Sivasspor ile birlikte bizleri mutluluğa sevk eden bir takım konumunda idiler. Geçmişte Ziraat Türkiye Kupası’nda da önemli işler yaparak adından başarıyla söz ettirmişti. Yönetim şekli ile de başarılı bulduğumuz ve hep doğruları yapan bir kulüp olarak gösterdiğimiz bir ekipti.

Ama bu sezon başı yapılan yanlış transfer politikaları nedeniyle işler iyi gitmedi. Sayısız futbolcu transfer edilmesine rağmen bulunduğu lig’ de mücadele edecek bir takım konumuna bir türlü gelemedi. Bunun yanı sıra teknik adam değişiklikleri de yapıldı, bu noktada da bir çözüm bulunamadı. Çözüm bulunması da imkânsız  gibi bir şey çünkü bu oluşturulan kadro ile hiçbir teknik adamın başarılı olma şansı yoktu. Ha diyeceksiniz ki futbol da başarılı olmak da var başarısızlık da var. Ben de bu söyleme sonuna kadar katılıyorum. Lakin  başarısız olmanın tabii ki bazı bedelleri de olacaktır. Zaten yöneticilikte burada başlar. Bu bedelleri ödemeye hazır yöneticileriniz varsa çok fazla problem hissetmezsiniz yoksa çok büyük problemleri hissettiğinizle kalmaz sıkıntıları yaşarsınız. Bir kulübün başarısında nasıl tüm unsurlar birlik olup başarıyı paylaşmaya çalışıyorsa başarısızlıkta da hiç kimse mazeret üretmeden başarısızlığı kabullenmesi gerekir.

Ama bizim Belediyespor yöneticilerimiz bu başarısızlığı kabullenmeyip deprem hadisesinden fırsat umarak takımın ligden çekildiğini belirttiler. Bu durum hepimizi derinden üzüntüye sevk etti. Belediyespor takımımız küme düşmüş olsa dahi bizim her zaman sevdiğimiz ve takdir ettiğimiz bir kulüptü. Spor ’da başarılı olmanın yanı sıra başarısız olup küme düşmekte mutlaka önemli bir gerçektir. Bu gerçekten hiç kimse kaçamaz ama aslanlar gibi sezon sonuna kadar maçlarınızı çıkar oynarsınız takımınızı ve şehrinizi temsil edersiniz, sonuç küme düşmek olur. Sağlık olsun deriz, ama bizim gönlümüzde o takım aynı takımdır. Başarısız olup küme düşer bir sonra ki sezon tekrar toparlanıp çıkmasını da bilir. Yöneticilerimizin böylesine üzüntü verici bir karar almalarını hiçbir karşılığı olmadığını düşünüyorum. Şayet bir başarısızlık varsa ve yöneticiler de bu duruma çare bulamıyor ise bunun tek çaresi vardır. O da istifa etmektir inanmadığın bir işte farklı çalışmalar yapmak yerine görevi sonlandırmak bence daha erdemli bir harekettir, diye düşünüyorum.

Buradan bir örnek vermek istiyorum. Geçen sezon ilimizi bal Ligi’nde temsil eden kulübümüz Abdulvahabigazispor takımı mahalli bir kulüp olması sebebiyle imkanlarının yetersiz olduğu bir noktada sezon sonuna kadar maçlarını tamamlayarak küme düştü. Kesinlikle ligden çekilmeyi hiç düşünmediler. Böylesine kaliteli bir yöneticilik örneği gösteren değerli dostum kulüp başkanı Muzaffer IŞIKLAR’ı cani gönülden kutluyorum. İmkanları olmamasına rağmen takımı son maça kadar sahaya çıkarttı ve elinden gelen tüm gayreti gösterdi, yöneticilik bence budur.