reklam
reklam
DOLAR 32,4504 % -0.15
EURO 34,8290 % -0.66
STERLIN 40,7959 % -0.56
FRANG 35,5088 % -0.41
ALTIN 2.438,67 % 0,10
BITCOIN 64.019,54 -0.937

Tersiyer

Yayınlanma Tarihi :
Tersiyer

Üçüncül zaman olarak da bilinen, herhangi bir gelişimsel oluşumun üçüncü evresi olarak nitelendirebileceğimiz “Tersiyer” sevgili dünyamızın yer kabuğunu tersyüz etmiş bir gidişatın eseri diyebiliriz. Günü sayılı olan insanın sayamayacağı kadar çok milyon yıl öncesine dayanan jeolojik devrin adı olan bu devir dinozorların tükenmesi ile başlayıp, gariptir ki Buz Çağı’nın başlangıcına kadar sürmüştür.

Dünya hissiyatların donduruculuğunda tüm bu olanları hayretle izlerken kendine gelebilmek için silkindiğinde oyun hamuru kıvamında Alp kıvrımları oluşmuş, yine boş durmayı sevmeyen hamarat dünyamız maden yatakları ile kendine rahat bir mesken edinebilmeyi başarmıştır bu hengâmede. Her gün farklı kıyafetlerle uzay sahnesinde boy göstermeyi de bilmiştir bu büyülü yer küre. İklim şartlarına göre kışın kardan beyaz mantosunu üstünden eksik etmemiş, yazın yemyeşil çimenden ceketi ile salınmıştır kendi etrafında; içerisindeki miskin insanlara rağmen çalışkan ve alımlı kalabilmeyi hak etmiş olmanın edasıyla…

İnsanlık molekülü bu sıradadünyaya heterojen dağılmıştır. Bazı moleküllerin kimyasal tepkimesiyle savaşlar, katliamlar açığa çıkmış. Yan etkisi de hep gözyaşı, acı ve zulüm olmuştur. Sicili kabarık olan bu moleküllerle başı dertte olan biçare dünyamız buna karşın herhangi bir panzehir, ilaç ya da aşı benzeri bir derman günümüze değin bulamamıştır. Yüzü kızarmak nedir bilmeyen iyilik ve barış elçisi bu moleküller faturasını yine dünyaya kesmiştir. Gereği düşünülmüş taşınılmış ama hiçbir zaman yerine getirilememiştir.

Bazı moleküller israf kulelerinde, bazılarıysa zalimlikleriyle kötü huylu bir tümör gibi yer kürenin aklını karıncalandırsa da umut şarkılarınıtahammül nidalarına katık etmiş, böylece tüm dert ve tasalarına rağmen kuş gibi hafiflemiştir. Nizamıyla kendi kendini tedavi edebilen ve diğerlerinden farklı olarak nefes alabilen tabip gezegenimizdeki moleküller sanki yer bastığı güzelliklerin kıymetini bilebilmiş gibi bir de başka gezegenleri rahatsız etmeye devam etmiştir.

Her şeyi kusursuz yapma olasılığı, imkânsızlığın değer aralığına girdiğinden akıllı gezegenimiz dünya için bile olsa artıkiç dünyasındaki aksaklıklarınınnedeni niçini için laboratuvar ortamında titizlikle inceleme başlatılmalı elbette. Çünkü moleküllere bahşedilmiş en güzel yeti olan düşünebilme ve iradeyetisi beraberinde hiç şüphesiz sonsuz sayıda soruyu ve sorunu da beraberinde getirmiştir.Ama yol alabilmenin insancıl bedelini ödeyemeyenlerin cevabını bitiş çizgisi hep vermiştir, vermeye de devam edecektir. Evet! Dünyamız kendine yapılan bütün kötülüklere rağmen dönmeye devam ediyor usanmadan…

Ve yol alıyoruz:

Kumdan adamlar yapıp, kardan kaleler inşa ediyoruz,

Kim bilir kaç zamandır tuhaflıklar mevsiminde yaşıyoruz,

Kâğıtları da geçtim, çoğu zaman insanları karalıyoruz,

Bendinden bilir ya insan budadığımızı ağaç sanıyoruz,

Başladığımız noktadayız, ne kadar da kolay yol alıyoruz.

 

 

YORUM YAP